Herkese, her yerde, dünya standartlarında bedelsiz eğitim. Eğitim reformunun öncüsü Khan Academy artık Türkiye’de.

Eğitim Reformu

21. yüzyılın hayatımıza kazandırdığı yeni teknolojiler her gün her yerde günlük hayatımızın vazgeçilmez bir parçası olarak karşımıza çıkıyor. Artık çoğu şey eskisi gibi değil, günlük hayatımızda birçok şeyi belki zaman kazanmak için, belki kolaylık sağladığı için belki de herkes öyle yaptığı için geçmişe göre farklı yapıyoruz. İnternetin yaygın kullanımı ile küreselleşen bir dünyada artık global bilgiye ulaşmak da çok kolay. Fakat iletişim ve bilgi çağında bir dakika duraklayıp da geçmişe baktığımızda bazı şeylerin hiç değişmediğini, zamana karşı direnmeye çalıştığını görebiliriz. Örneğin sınıflardaki eğitim. Bizden önceki jenerasyonlar nasıl öğreniyorlardı, hangi yöntemlerle ders işliyorlardı düşündüğümüzde bugün dünyanın geneli için çok da fazla bir şeyin değişmediğini söyleyebiliriz.  Belki kara tahtanın yerini beyaz tahta, ya da akıllı tahta almış olabilir fakat dersin işleniş biçimi ve eğitim anlayışı çoğu sınıf için hala aynı çerçeve içine sıkışmış olarak devam ediyor.

Bugün, tüm dünyada eğitim alanında bir reform var. Hayatımızın birçok alanında kullandığımız yeni ve gelişmiş teknolojiler artık eğitim için de kullanılıyor. Sınıflarda, okullarda farklı uygulamalarla karşımıza çıkmaya başlıyor.  Belki daha da önemlisi, teknoloji artık herkesin kendi evinde etkin bir şekilde öğrenmesi için kullanılıyor. Bugün mesafeler olmadan Amerika’dan ders anlatan bir öğretmeni evimizde otururken dinleyebiliyoruz. İnternet üzerinden her türlü bilgiyi aratabiliyoruz. Bilgi çağında internet bağlantısına erişimi olan herkesin kendisini geliştirmesi için önünde birçok fırsat var; yeter ki güvenilir kaynaklara ulaşabilsin. Henüz online eğitimden söz bile edilmezken, çocuklar ve gençler interneti bilgi alma ve öğrendiklerini pekiştirme aracı olarak kullanmaya başlamışlardı bile. Kısacası, artık gençler hatta çocuklar öğrenirken dünyaya bizim gördüğümüz gözle bakmıyorlar, bilgiye geçmişteki yöntemlerimizle ulaşmıyorlar ve online eğitim gibi yeni yollar ile öğrenebiliyorlar ve sınıfta öğrendiklerini internet ortamında kolayca destekliyor, eğitim için de yeniliklerden faydalanmak istiyorlar.

Khan Academy nasıl başladı?

Khan Academy işte böyle bir zamanda ortaya çıkıyor ve kısa sürede milyonlarca öğrencinin okulda öğrendikleri dersleri desteklemeleri için ya da farklı sebeplerden ötürü diledikleri eğitimi alma şansına sahip olmayan ya da olmamış bireyler için önemli bir kaynak sunuyor. Aslında Khan Academy’nin kuruluş hikayesi oldukça ilginç. Amerika’da yaşayan Hint kökenli Salman Khan finans sektöründe çalışırken bir yandan da farklı bir şehirde yaşayan küçük kuzenine matematik çalıştırıyor. 4 üniversite diplomasına sahip olan Khan, internet üzerinden  bir gün ders anlatırken zaman sıkıntısı yüzünden hazırladığı dersi YouTube’a yüklüyor ve kuzenine de daha sonra izlemesini söylüyor. Küçük kız Khan’a, internette ders anlatan kuzenini, yüz yüze gördüğü kuzenine tercih ettiğini söylediğinde Salman Khan’ın aklında bir fikir beliriyor. İnternette ders anlatan bir öğretmen daha çok seviliyor çünkü anlattığı dersi öğrencisi istediği yerde, istediği zaman izleyebiliyor, anlamadığında tekrar edebiliyor ya da sıkıldığında durdurabiliyor. Öğrenci ne zaman ihtiyacı olursa ya da ne zaman öğrenmek istiyorsa o zaman kendine en uygun hızda ders çalışıyor; hem de anlamadığında ona kimse kızmıyor! Sadece anlamaya çalışarak dersi tekrarlaması yeterli. Böylece Khan Academy’nin temelleri, bireysel bir eğitim kaynağı ve öğretmenler için bir eğitim aracı olarak atılıyor; Khan Academy öğretmenin yerine geçmeyi amaçlamıyor, aksine teknoloji ile güçlendiriyor.

Salman Khan’ın hikayesine geri dönecek olursak, kuzeni için hazırladığı videodan binlerce öğrencinin faydalandığını gören Khan aldığı teşekkür mektupları sonrasında 2008 yılında Khan Academy’yi tek başına kuruyor. Bilginin ihtiyacı olan herkese ulaşması için her zaman ücretsiz olması gerektiğine inanan Khan, sosyal fayda idealleri için asıl işinden ayrıldıktan bir süre sonra, maddi durumu pek de iyi değilken bir anda Khan Academy’ye bireysel ve kurumsal bağışlar gelmeye başlıyor. Bill Gates’in katıldığı bir televizyon programında artık kendi çocuklarını Khan Academy ile ders çalıştırdığını söylemesiyle Khan Academy Amerika’da hızla popüler hale geliyor ve kurumsallaşmaya başlıyor. Var olan eğitim alanlarını genişletiyor ve bir kişinin idealleri ile başlayan yolculuk, bugün 100 kişiye yaklaşan bir ekiple devam ediyor. Khan Academy, 200 ülkede aktif olarak kullanılıyor ve 28 dile çevriliyor.

Khan Academy nedir?

Khan Academy, herkese, her yerde, dünya standartlarında ve ücretsiz eğitim imkanı sağlayabilmek ve eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirebilmek amacıyla kurulmuş; kar amacı gütmeyen bir organizasyondur. Bugüne kadar verdiği 350 milyondan fazla ders ile dünyanın en büyük internet öğrenim platformu olarak dikkat çekmektedir. Khan Academy, içerdiği eğitim videoları, interaktif alıştırmalar, yönlendirme ve raporlama özellikleri ile tamamen ücretsiz bir hizmet olarak kullanıcıyla buluşmaktadır. Hem öğrencilerin okulda öğrendiklerini pekiştirmeleri için bireysel kullanımına açık bir kaynak, hem de öğretmenler için 21. Yüzyıl’ın kazandırdığı gelişmiş teknolojileri eğitimle bütünleştirerek öğrenci ile olan iletişimini güçlendirmeye yardımcı olan bir eğitim aracıdır. Bugün dünyada 150 bin eğitimci derslerinde Khan Academy’den faydalanırken her ay 10 milyon öğrenci Khan Academy ile öğreniyor. Khan Academy okullarda yaygın olarak kullanılıyor, öğretmen ve öğrencilerin birebir vakit geçirebilmelerine yardımcı oluyor ve dersleri daha interaktif, daha eğlenceli bir deneyime dönüştürüyor. Khan Academy kişiselleştirilmiş eğitim anlayışıyla herkese kendi hızında ve ustalaşarak öğrenme şansı sunuyor.

Khan Academy’de matematikten organik kimyaya, basit toplamadan diferansiyel denklemlere, ilkokul seviyesinden üniversite seviyesine; ya da okul müfredatından bağımsız olarak finanstan sanat tarihine öğrenmek istediğiniz çoğu konuda kendinizi geliştirebilir, okulda öğrendiklerinize ve ödevlerinize destek olarak kullanabilir, sınavlara hazırlanabilir, ders çalışabilir ya da ders çalıştırabilirsiniz. Öğrencilere olduğu kadar öğretmen ve velilere de kolaylık sağlayan Khan Academy sitesinde bulunan ortalama 10 dakikalık dostça anlatılmış derslere internet olan her yerde, bilgisayar, telefon ya da tablet üzerinden kolayca ulaşabilirsiniz. Khan Academy Türkçe dersleri seçmeli altyazılar ile sunulmakta ve böylece işitme engelli kullanıcılar için de bir kaynak oluşturması amaçlanmaktadır.

Khan Academy Türkçe:

Çoğumuzun bir mühendislik şirketi olarak tanıdığı ve geçtiğimiz yıl 75. kuruluş yılını kutlayan STFA’nın girişimiyle Khan Academy’nin ilk uluslararası iştiraki olarak faaliyete geçen Khan Academy Türkçe, 2013 yılının Kasım ayında gerçekleşen bir basın toplantısı ile tanıtıldı. Khan Academy Türkçe, her geçen gün artan gönüllü birey ve kurumların destekleriyle büyürken, alışılagelmiş eğitim sistemini geliştirmeyi, özgürleştirmeyi; Türkçe eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirmeyi hedefliyor. Kar amacı gütmeyen bir organizasyon olan Khan Academy Türkçe, bir STFA vakfı olan Bilimsel ve Teknik Yayınları Çeviri Vakfı tarafından Türkçeleştiriliyor. Birçok gönüllü çevirmen, öğrenci, öğretmen ve sanatçı Khan Academy’nin Türkçeleştirilmesine destek sağlıyorlar ve şu ana kadar Türkçeleştirilen 2500’e yakın ders www.khanacademy.org.tr adresinde yayınlanıyor. Bu ay 1 milyonuncu dersini vermeye hazırlanan Khan Academy Türkçe’nin interaktif alıştırmalar ve raporlama sistemi gibi diğer gelişmiş özelliklerin ise bu sene içerisinde Türkçe olarak sunulması için çalışmalar hızla devam ediyor. Khan Academy Türkçe dersleri Milli Eğitim Bakanlığı’nın Eğitim Bilişim Ağı’nda da yer alıyor. Turkcell Akademi ile yapılan işbirliği kapsamında Khan Academy Türkçe’nin daha çok öğrenci, öğretmen ve okula ulaşması, daha yaygın kullanılması ve yenilikçi bir bakış açısı ile Türkçe eğitimde fırsat eşitliğinin güçlenmesine katkı sağlaması en büyük hedefimiz.

Alp Köksal

Khan Academy Türkiye Direktörü